Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | demir atmış | at anchor s. | ||
Boats often lie at anchor, but environmental policy must also be anchored. Tekneler genellikle demir atar, ancak çevre politikasının da demir atması gerekir. More Sentences |
||||
Marine | ||||
Denizcilik | demir atmış | moored with an anchor s. | ||
Denizcilik | demir atmış | at anchor s. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | iple bağlı (demir atmış gemi) | girt s. |
Colloquial | ||
Konuşma Dili | demir atmış gemi | roader i. |
Marine | ||
Denizcilik | demir atmış gemi | berthed ship i. |
Denizcilik | demir atmış gemi | moored vessel i. |
Denizcilik | nehir kıyısına demir atmış iskele görevi gören bir gemi türü | wharf boat i. |
Denizcilik | gelgit sırasında demir atmış bir gemiyi yönetmek | tend a vessel f. |
Denizcilik | iple bağlı (demir atmış gemi) | girded s. |